Difference between revisions of "Utsuro no Hako - Türkçe:1. Cilt Açılış"

From Baka-Tsuki
Jump to navigation Jump to search
m
m
Line 49: Line 49:
 
{| border="1" cellpadding="5" cellspacing="0" style="margin: 1em 1em 1em 0; background: #f9f9f9; border: 1px #aaaaaa solid; padding: 0.2em; border-collapse: collapse;"
 
{| border="1" cellpadding="5" cellspacing="0" style="margin: 1em 1em 1em 0; background: #f9f9f9; border: 1px #aaaaaa solid; padding: 0.2em; border-collapse: collapse;"
 
|-
 
|-
| Back to [[Utsuro no Hako - Türkçe:1. Cilt Çizimler|Roman Çizimleri]]
+
| Geri Git - [[Utsuro no Hako - Türkçe:1. Cilt Çizimler|Roman Çizimleri]]
| Return to [[Utsuro no Hako to Zero no Maria (Türkçe)|Ana Sayfa (Main Page)]]
+
| Geri Dön - [[Utsuro no Hako to Zero no Maria (Türkçe)|Ana Sayfa (Main Page)]]
| Forward to [[Utsuro_no_Hako - Türkçe:1. Cilt 1. Defa|1. Defa]]
+
| Devam Et - [[Utsuro_no_Hako - Türkçe:1. Cilt 1. Defa|1. Defa]]
 
|-
 
|-
 
|}
 
|}

Revision as of 13:45, 18 August 2015

Tamamen unutmuş sayılmam. Bir ihtimal hala burayı hatırlıyorum, hatta manzarasının rüyasını bile görüyorum, şu andaki gibi.

Burayı sadece rüyalarımda hatırlayabiliyorum.

Doğru—burayı unuttum değil. Burası hakkındaki anılarımı hatırlatacak hiç bir belirti yok. Hiçbir şey buradaki manzarayla ilgili anılarımı tetikleyemez. Gerçek dünyada burayı andıran hiçbir şey yok. Çabalasam, kesinlikle hatırlardım, ama bunu yapıcak fırsatım yok.

Günlük hayatımdaki hiçbir şey önümdeki kişiyi hatırlatamazdı.

"Bir dileğin var mı?"

Bunu bana sakince soran kişinin suratı, sürekli yeni ve farklı suratlara dönüşüyordu. Rüyam kendi bilinçaltım tarafından yaratılıyordu, ama nedense onun suratının detaylarını çıkartamıyordum. Gördüm, tabi ki—en azından gördüğüme inanıyorum. Sadece o, bir şekilde hem herkesi andırıyor hem kimseyi andırmıyordu.

O zaman, sanırım sorusuna pasif, zararsız bir cevap vermiştim, ama tam yanıtımı hatırlamıyorum. Neyse, cevabımı duyduğunda, o bana bir tür kap sundu.

"Bu herhangi bir dileği yerine getiren bir kutu."

Şimdi bahsedince, gerçekten de kutuya benziyordu.

Gözlerimi kısarak kutuya baktım. Görüşüm kötü değildi ama tam göremiyordum. Kutunun içinde hiçbir şey yoktu ama tuhaf bir his veriyordu. Salladığında ses çıkartan ama açtığında içi boş olan bir kurabiye kutusu tutmak gibiydi.

Sanırım o sırada ona önemsiz bir soru sordum, "Neden bana bunu veriyorsun" gibi.

"Çünkü sen gerçekten ilginçsin—! İnsanlığa olan ilgime rağmen bir insanı bir diğer insandan ayırt edemiyorum. İronik değil mi?"

O ne dediğini pek anlamamıştım, ama yine de kafamı isteksizce salladım.

"Ama sen bir istisnasın - seni insanlığın kalanından ayırt edebiliyorum. Sen bunun özel olmadığını düşünüyor olabilirsin, ama benim ilgimi yakalamak için yeter de artar!"

Kutunun içine baktım. Kutu boş olmasına rağmen, hoş olmayan bir his tarafından saldırıldığımı ve bütün vucüdumun kutunun dibine doğru sürükleniyormuş gibi hissettim. Hemen yüzümü çevirdim.

"Bu kutu herhangi bir dileği yerine getirir. Ne dilediğin umrumda değil—dileğin insanlığı yok etse bile seni durdurmam. Sadece sen, veya türün, ne dilemeye karar vereceğini merak ediyorum."

Buna yanıt olarak bir şey dedim, ve o gülümsedi.

"Hehe... Hayır, hayır. Bir tür özel güç değil. İnsanlar zaten ne istediklerinin net görüntüsünü oluşturarak dilek yerine getirebilirler. Ben sadece o gücü biraz dürtebiliyorum."

Kutuyu kabul ettim.

Tabi, uyandığımda bu rüyayı hatırlamayacaktım.

Fakat onun hakkında ne düşündüğümü net bir şekilde hatırlayacaktım. Rüyamda onun hakkında edindiğim izlenimdi.

Her nasılsa, o insan—

—tiksinç değil mi?


Geri Git - Roman Çizimleri Geri Dön - Ana Sayfa (Main Page) Devam Et - 1. Defa